Bir anda eskilere dönüp bu konuyu tekrar açmamda 2 sebep yatıyor:
Bu konunun halen içimi kemiriyor olması ve sevgili dostum E.E.E'nin eskiden atmış olduğu bir solo ekiyle yollamış olduğu mailde -bunu demek istemiyorum ama- gitarı bırakmış olmanın acısını benimle paylaşmış olması. Bak yine atıyor nabzım seri seri, sinirlendim yaaahu... Dur bi meyve yiyip geleyim bari...
Geldim... Süreci değerlendirdiğimde şöyle bir kanıya varıyorum. 'Gitar çalmak' denilen şey sadece teller, perdeler, parmak antremanları, akor ve notalardan ibaret değil. Bu tekniklerimizi geliştirmekle kalmayıp bu alet bizlere başka değerler vermiş durumda. Artık bir müzik sesi duyduğumuzda farklı dinliyoruz diğerlerinden. Rock seviyoruz. Ama bir özenti gibi değil. Kaliteli ile kalitesizin ayrımını yapabiliyoruz. Farklıyız ve bundan dolayı gurur duyuyorum.
"Ne tarz müzik dinlersin" diye sorduğumda insanlara "Kulağıma hoş gelen her türlü müziği" dinlerim derkenki yüz ifadesi 'Yani müzik kültürüm çok geniş, her tarzı bilirim, her bi boktan anlarım ben...' diyen müziği küçümseyenlerden farklıyız biz. Bunu derken sanki bizler kulağımıza hoş gelmeyeni kendimize acı verirmişçesine dinlermişiz gibi söyledim. Fakat yanılıyorsun. Bira içerken rock dinleriz, lakin her rock yapanı dinlemeyiz. Pop dinlerken şarkıya eşlik ederiz, lakin her pop yapanı dinlemeyiz. Tekno dinlerken dans ederiz, dans ederken sarhoş oluruz, lakin bunu her teknoda yapmayız... Yani anlayacağınız gitar bizlere bir elek, bir test aracı geliştirdi. Bazılarına para, bazılarına aşk, bazılarına... ne biliiim işte bişiler kattı bu şey işte... Ama bize kattığı en önemli şeyin bu olduğunu sanıyorum: Kaliteli müzik dinlemek...
alternatif rock seven biri olarak katılıyorum
YanıtlaSil@Mia: Rock Forever.. ;)
YanıtlaSilevet müzikte kalitenin varlığı bir gerçek.
YanıtlaSilkaliteli müzik dinlemeliyiz.
Ben buna özen gösteriyorum:)
Yazınızı cok beğendim, elinize saglik. Sevgiler..
YanıtlaSilYazınızı cok beğendim, elinize saglik. Sevgiler..
YanıtlaSil@domatessuyu: Bunu yapabilen gerçekten çok az kişi...
YanıtlaSil@Belen: Teşekkür ederim, her zaman beklerim bloguma. :)