Uzuuuunca bir aradan sonra tekrar birlikteyiz. Enson bir mimim vardı. Ona son noktamı koyduktan sonra bir karar verdim. Umarım blog okuyucumlarım bana kızmazlar ama artık mim cevaplamak istemiyorum. İstemiyorum çünkü mime konsantre olayım derken yazmak istediğim şeylerden uzaklaşıyorum. Zaten oldukça seyrek yazar oldum. O yüzden canım sıkılıyor. Bir de mimleri yetiştireyim derken blogum mimlerden ibaret oldu sadece... :(
Gelelim konuya.. Efendim beni tanımışsınızdır diğer yazılarımdan da.. Ama tanımamışsanız hani ben kısaca üstünden bir kez daha geçeyim. Ben ki din, ve akla uygun düşmeyen şeyleri tamamen reddeden bir yaratık olmamın yanında bir de hurafeleri de elimin tersiyle iter geçerim. Eğlence gözüyle gördüklerim olmuştur zaman zaman içlerinde. Mesela....
Geçen günlerde (geçtiğimiz Cumartesi...) hıdrallezmiş.. Bilirdim önceden hıdrallezi. Ateş yakar üstünden atlardık. Baharın geldiğinin bir işaretiydi. Ama başka bi bok bilmezdim hakkında ki bilmeye de ihtiyacım yoktur, merak da etmiyorum. Çünkü ötesine gittiğimde sanki arkasından tinsel birşeyler çıkacakmış havası geliyor, geriyor sonra beni... Neyse baharında geldiğini anlamak için de o ateşi görmek gerekmez ama yine de lastik yakarak bokunu çıkarmadığımız takdirde iyidir ateş yakıp, üstünden atlamak.
Cumartesi günü sevgili sevgilim bulunduğumuz ilçedeki derenin kenarına inelim mi diye sordu. Ne mi oluyormuş orda? Gelin gelin şenliğe gelin. :)
Millet dere kenarına inip oradaki çamura dileğinin resmini çiziyormuş, resim kabiliyeti olmayanlar yazısını yazıyormuş. Ne bombalar gördüm anam ne bombalar. Eğer yazacak yer bulsaydım "Bu akşam havadan KURBAĞA yağmasını istiyorum!" yazardım ki bu hurafenin ne derece uzun boylu olduğunu test etmek isterdim. Yoksa yok efendim ÖSS, LGS, SBS hayallerini oraya yazmak boktan şeyler... Zaten bu isteklerimizi çamurdan beklemek pırt..! gerisini getirmeye gerenk bilem yok...
Efendim ilgimi çeken yazıların fotoğraflarını çekmek oldukça zevkliydi. İçlerinde beni en çok düşündüren dilek fotoğrafını çekmeye fırsatım olmadı ama "Babamın ölmesini istiyorum..." du. yorumsuz....!!!
Genel görüntü...
Düşünsenize geleceğin avukat, savcı ve hakimlerini...
Tahmin edin bu kime ait? :)
Cidden bana değil ama sevgili sevgilim de boş durmadı, resim kabiliyetini gösterdi. Hepsi olacak şeyler. Bunlar olduktan sonra sebebini bu şamura bağlayan zihniyetin... Ben dedim o kadar kurbağa resmi çizelim diye ama dinleyen olmadı ki beni.. :))
Sol üstteki Y.L: yüksek lisansı bitirmek.
Ortada kocaman gitar. İbanez'in amblemi bilem var :)
Sağ taraftaki de 13 katlı evimiz :))
Ayıptır söylemesi de 13 katlı bir siteden daireye girdik. Bilemiyorum artık kredileri ödemeye başladığımızda biz mi daireye girmiş olacaz yoksa daire mi girmiş olacak göreceğiz bakalım....
Görüyorsunuz ki çoluk çocuk olaya girilmiş. Arkada da dilekler taşlarla şekil verilerekten birileri tarafından gerçekleşmesi istenmiş.
Genelde dilenen şeyler:
mutluluk sağlık araba ev sbs kpss ygs tarzı şeyler okul, lise bölüm isteklerinin yanında eş evlat baba oğul istekleri şeklinde dramatik arkasında yatan samanyolu dizlerini atratmayan senaryoları merak etmiyor değilim. anlatılsın... Ama sıkılınca pause yapıp ortamı terkedeyim istiyorum...
Hele şu eğitim başlıklı yok SBS LGS tarzı şeyleri çiziktiren gençlere oraya gidip çelikle çomakla şekiller çizeceğine otur kıçının üstüne de 3 soru çözüver de bi boka yarasın diyesim geliyor da şimdi ayıpolacak başkasının inancına saygısızlık etmiş olcam. Saygısızlık mı yaa benim böyle konuşmam? ha cidden soruyorum sizlere?
Şu ilerdeki küçük beyaz kağıdı görüyor musunuz?
Bir de öyle kağıtlara dileğini yazıp suya salma olayı varmış. Teyzem de atılan bir kağıdı çomakla ileri ittirip suyun akışıyla ilerlesin diye oldukça enerji sarfediyor.
İşte böyle arkadaşlar...
Hadi baharın gelmesini kutladık. Bunu anladık da dilek dilemek ne ayaktır yaa?
Merak ettim sizlerin dilekleri neler dilerdiniz? Tamam siz oralara çizemiyorsunzu ama buraya yazın. Haaa olacağı garantisini vermem ama sadece paylaşım olsun diye dediydim ben. Yani blogumun adak ağacı haline gelmesini de istemem doğrusu... :)
güldürdün beni sabah sabah :):) umarım daire girmezde hayırlısı ilen bitirirsiniz taksitlerinizi..eee ne demişler borç yiğidin kamçısıdır..acıtmaz yanii:):):) fotolara gelince..ablacım siz nere gittiniz? bataklık gibi bir şeyler gördüm..hani görmediğim bi timsah falandamı vardı..çamura kitabe gibi döktürmüşler yaa:) insanların yazası varmış:)
YanıtlaSil:)) Doğru diyorsun bi timsah eksikti..
SilBir dere yatığı. İlçenin ta ortasından geçen bir derenin kenarına indik. Alçakta kalan bir yerdi..
Bu arada senin dileğini göremedim..? :)
Sayfanı keşfettiğime sevindim canım..
YanıtlaSilTakibindeyim.
Sevgiler.
Teşekkür ederim, her zaman beklerim.. :)
Sil